Merhaba sevgili okurlarım... Bu yazımda sizlere beni çok etkileyen bir olayı yazacağım. Ovakışla’da bir kadının kocası kaçmıştı. Kadın dört çocuğuyla birlikte geçinmeye çalışıyordu. İşte ben bu kadınla röportaj yapmaya gitmiştim. Röportajı yaptık bitirdik. Ama kadın birdenbire korkmaya başladı. Çok tedirgindi. Kadın, kayınpederinin ve kayın biraderlerinin çok kızacaklarını, hatta kendisini döveceklerini söyledi. Daha sonra bizim eve telefon ederek benimle görüştü ve “Kurban olayım, yazma. Kemiklerimi kırarlar benim.” dedi. İşte bu olayda görüldüğü gibi, kadınlar kocaları kaçsa bile söz hakkına sahip değiller. Korkuyorlar, tedirginler. Bu kadının yaşadığına benzer çok sayıda olay var. Ovakışla’da kız çocuklarının hemen hemen hepsi görücü usulüyle evleniyorlar. Bir mahallemizde kızlar sevdiklerine kaçıyorlar. Bunlar arasında nişanlı kızlar da var. Bu mahallede kızların kaçması adet haline gelmektedir. Peki neden kızlar kaçıyorlar? Kızlar, kendi düşünceleri sorulmadığı için bu yönteme başvurmak zorunda kalıyor. Kadınlar eski çağlardan bugüne kadar üzerlerindeki baskıları anlatmama zorunda bırakılıyorlar. Erkekler kadınları birer insan olarak değil de satılık bir eşya gibi görüyorlar; ve kadınların bütün hakları kendilerine aitmiş gibi davranıyorlar. Kadınlar yerine düşünüp karar veriyorlar, onların ne düşündüklerini, ne hissettiklerini umursamıyorlar. Bu konulara kısaca birkaç örnek vermek istiyorum. 13 yaşındaki bir kız çocuğu, ablası öldüğü için babası tarafından ablasının kocasına verilmiş. 35 yaşın-daki bu adamın dört çocuğu var. 13 yaşındaki kız çocuğu hem teyze hem de üvey anne olmuş. Kendisi çocuk olmasına rağmen, bütün sorumluluk ve yük omuzlarına bırakılmış... Buna benzer bir olay daha yaşandı. Bir kadının kocası ölünce, kocasının erkek kardeşiyle evlenmek zorunda bırakıldı. Çevremize sorduğumuz zaman, bunların adet, töre olduğu söyleniyor. 21. Yüzyıla girdiğimiz şu yıllarda, medeniyet bu kadar gelişmişken, bazı kesim ve insanlar hala bu hataları yapıyorlar. Bu törelerden maddi ve manevi zarar görenler ise bir tek kadınlardır... Kadın ve erkek eşitliğinin sağlanacağı günler dileğiyle. Hoşçakalın. |